Dental İmplant Nedir ?

Dental implant, çeşitli nedenlerle kaybedilmiş bir dişi tamamlamak amacı ile uygulanan yapay diş kökü olarak tanımlanmaktadır. Doğal dişler iki kısıma ayrılabilir. Bunlar; dişin mine ile kaplı ve ağızda görünen kısmı olan "kuron" ve dişin çene kemiği içerisinde gömülü olan "kök" kısımlarıdır. Dişin sağlıklı bir şekilde çiğneme&estetik fonksiyonlarını görebilmesi için "kök" yapısının çene kemiği içerisinde sıkı bir bağlantı kurması gerekmektedir.

Dental implant, çene kemiği içerisinde kaybedilmiş kök fonksiyonunu yerine getirerek sağlıklı bir temel yaratabilme imkanı yaratır.

 

Dental İmplant Hangi Kısımlardan Oluşur?

1) Çene kemiği içerisinde yer alan ve asıl kemik bağlantısını oluşturan ana implant yapısı

2) "Abutment" adı verilen çene kemiği içerisinde yer alan implant ile ağız içerisinde görünen protez (kaplama) ile bağlantı sağlayan ara parça

3) Ağız içerisinde fonksiyon gören protetik üst yapı (Porselen kaplama & Hareketli protez vs.)

 

Dental İmplant Hangi Materyallerden Üretilir ?

Günümüz dental implantları yoğunlukla Titanyum (Ti) elementinden üretilirler. Titanyum, biyo-uyumlu (Dokulara uyumlu) özellik gösteren aynı zamanda oldukça dirençli ve kemikle sıkı bağlantı sağlayabilen bir materyaldir. Zirkonyum elementinin de gelecekte dental implant materyali olarak kullanılabileceği düşünülmektedir. Ancak günümüzde Titanyum esaslı dental implantların başarı oranının oldukça yüksek olduğu yapılan bilimsel çalışmalar ile gösterilmiştir.

 

Osseointegrasyon Nedir ?

Kemiği oluşturan hücrelerin direkt olarak titanyum yüzeye bağlantı sağlayarak dirençli bir kemik-implant bağlantısı oluşturması "osseointegrasyon" olarak tanımlanır. Osseointegrasyon terimi dental implantların temel çalışma prensibini oluşturur. İlk kez 1960 yılında İsveçli araştırmacı Per-Ingvar Brånemark' ın çene kemiği ile titanyum yapıların kaynaştığını keşfetmesi "osseointegrasyon" kavramının temelini oluşturmuştur.

Osseointegrasyonunu tamamlamış implantlar başarılı bir şekilde tek diş eksikliklerini tamamlayabildikleri gibi çoklu diş eksikliklerinde ve tamamen dişsiz ağızlarda dahi hastanın sağlıklı çiğneme ve estetik fonksiyona kavuşmalarına olanak sağlamaktadırlar.